Semih Ö. tarafından yazılan gönderiler

    TÜRKÇE DERS NOTLARI

    SÖZCÜK ANLAMI
    Anlamı olan en küçük ses birliğine sözcük
    denir. Sözcükler cümleyi oluşturan
    unsurlardır. Sözcükler kendi başlarına anlamlı
    olmakla birlikte cümlede de anlam kazanır ve
    bu nedenle de değişik anlamlarda
    kullanılabilir. Şimdi bu anlamları görelim.
    GERÇEK VE MECAZ ANLAM


    Gerçek anlam, bir sözcüğün temel anlamıdır.
    Buna sözcüğün ilk akla gelen anlamı da denir.
    “İnce” sözcüğünü ele alalım. Gerçekte “kalın
    karşıtı” olan, nesnelerin eni ile ilgili
    kullandığımız bu sözcük,
    “Üzerinde ince bir gömlek vardı.”
    cümlesinde gerçek anlamı ile kullanılmıştır.
    “Yaşlı kadına yer vermen ince bir
    davranıştı.”
    cümlesinde ise sözcük gerçek anlamı ile
    kullanılmamıştır. Bu cümlede yeni bir
    anlamda kullanılmıştır.
    Sözcüğün gerçek anlamından uzaklaşarak
    kazanmış olduğu bu yeni anlam, mecaz
    anlamdır. İnce sözcüğü bu cümlede
    “beğenilen, güzel” anlamında kullanılmıştır.
    “Çocuğu hep ağır çantayı kaldıramadı.”
    “Evin camlarını kırmışlar.”
    “Bahçedeki kuru otları yakmış.”
    Yukarıdaki cümlelerde altı çizili sözcükler
    gerçek;
    “Çocuğu ağır işlerde çalıştırmışlar.”
    “N'olur beni kırma, maça birlikte gidelim.”
    “Sınavda yüksek not alamazsam yandım.”
    cümlelerinde ise mecaz anlamda
    kullanılmıştır.
    SOMUT VE SOYUT ANLAM


    Sözcükler varlıkları ve kavramları karşılar.
    Varlık, madde olarak bulunan yani duyu
    organlarıyla algılanabilen bir nitelik taşır.
    İşte duyu organlarımız yardımıyla
    algılayabildiğimiz sözcüklere somut anlamlı
    sözcükler denir. Örneğin “ağaç, insan, dağ,
    kalem, bulut...” somut sözcüklerdir. Ama
    kavramlar duyu organlarımız ile algılanamaz.
    “Üzüntü, sevgi, özlem, kin, akıl” gibi
    sözcükleri herhangi bir duyumuzla
    algılayamayız.
    İşte bu tür sözcüklere de soyut anlamlı
    sözcükler denir.
    TERİM ANLAM
    Herhangi bir bilim, sanat ya da meslekle ilgili
    özel bir kavramı karşılayan sözcüklere terim
    denir.
    Matematikte kullanılan açı, üçgen,
    karekök...
    Edebiyatta kullanılan öykü, ölçü, kafiye,
    dize...
    Sosyal bilgilerde kullanılan iklim, ölçek, eş
    yükselti…
    Fen bilgisinde kullanılan hücre, soymuk
    boruları, sindirim sistemi, sinir... sözcükleri
    terimdir. Çünkü bunlar yukarıda adı geçen
    alanlar ile ilgili özel anlamı olan sözcüklerdir.
    EŞ ANLAM


    Aynı kavramı karşılayan farklı sözcüklere eş
    anlamlı sözcükler denir.
    Ayakkabı - kundura
    Siyah - kara
    Rehber - kılavuz...
    Yukarıdaki sözcükler farklı yazılışlarda olsa da
    aynı varlık ya da kavramı anlattığından eş
    anlamlıdır.
    KARŞIT (ZIT) ANLAM


    Birbirine karşıt kavramları karşılayan
    sözcüklere karşıt anlamlı sözcükler denir.
    Karşıt anlamlı sözcükler iki zıt noktayı belirtir.
    Güzel - çirkin
    Sevmek - nefret etmek
    Gece - gündüz...
    Burada yeri gelmişken, her sözcüğün karşıt
    anlamlısının olmadığını da belirtelim.
    Örneğin “su, aramak, yeşil...” gibi
    sözcüklerinin karşıt anlamlısı yoktur.
    DEYİM
    Birden fazla sözcükten meydana gelen,
    sözcüklerden en az birisi mecaz anlamıyla
    kullanılan söz öbekleridir. Deyimlerin en
    önemli özelliklerinden biri en az iki sözcükten
    oluşmalarıdır.
    “Dikmek” sözcüğü tek başına deyim olmaz.
    Deyimi oluşturması için bir başka sözcükle
    kullanılması gerekir. Örneğin “göz” sözcüğü
    ile kullanıldığında, “göz dikmek” olur ki, bu
    sözler deyimdir. Artık “dikmek” sözcüğü
    gerçek anlamını yitirmiştir.
    Deyimlerin önemli özelliklerinden biri de
    kalıplaşmış sözler olmalarıdır. Deyimi
    oluşturan sözcüklerden en az biri kendi
    anlamlarından uzaklaşmıştır.
    “Dil uzatmak”
    “Küplere binmek”
    TÜRKÇE DERS NOTLARI
    2
    “Saman altından su yürütmek”
    deyimlerini düşünelim. Bu deyimleri oluşturan
    sözcükler artık gerçek anlamında değildir.
    “Dil uzatmak” birine kötü söz söylemek,
    “Küplere binmek” çok sinirlenmek,
    “Saman altından su yürütmek” ise başkalarına
    sezdirmeden gizli işler yapmak anlamına gelen
    birer deyimdir.
    SESTEŞ (EŞ SESLİ) SÖZCÜKLER
    Yazılışları aynı, anlamları farklı sözcüklere
    sesteş sözcükler denir.
    “Su gelir güldür güldür
    Gel de yâr beni güldür.”
    Yukarıdaki dizelerde “güldür” sözcükleri
    yazım bakımından aynı seslerden oluşmuş;
    ama farklı anlamlarda sözcüklerdir. Sadece
    yazım bakımından benzeşmiştir. Birinci
    dizedeki suyun akarken çıkardığı “yansıma
    ses”; ikinci dizedeki ise “gülmek” eyleminden
    türetilen “güldürmek” eylemi.
    “Bu yüz bana yabancı gelmedi.”
    “Ben her şeyi bilemem ki.”
    “Bu :çay: yazın kurur.”
    cümlelerindeki altı çizili sözcüklerin sesteşi
    vardır.
    DOLAYLAMA
    Bir sözcüğü birden fazla sözcükle ifade
    etmeye dolaylama denir. Dolaylamaların
    temelinde halkın benimsemesi vardır.
    Örneğin bizler nasıl oluştuğuna pek bakmadan
    “aslan” için “ormanların kralı” deriz. Çünkü
    insanlar arasında bu, öyle benimsenmiş, kabul
    görmüştür.
    Kaleci: File bekçisi
    Turizm: Bacasız sanayi
    Kömür: Kara elmas...
    YANSIMA SÖZCÜKLER
    Doğada duyulan seslerin taklit edilmesiyle
    oluşan sözcüklere yansıma denir.
    “Suyun şırıltısı insanı dinlendirir.”
    “Kedinin acı miyavlaması ile uyandım.”
    “Şu cızırtıyı durdurun artık.”
    cümlelerindeki altı çizil sözcükler birer
    yansımadır. Çünkü bu sesleri biz doğada
    duyuyoruz.
    İKİLEME

    Sözün anlamını pekiştirmek, onu
    zenginleştirmek ya da değişik anlam ilgileri
    oluşturmak için iki sözün bir araya
    getirilmesiyle oluşan söz öbeklerine ikileme
    denir.
    İkilemeler aynı sözcüğün tekrarıyla, yakın
    anlamlı sözcüklerin tekrarıyla, karşıt anlamlı
    sözcüklerin tekrarıyla, biri anlamlı biri
    anlamsız sözcüklerle yapılabilir.
    “Adam acı acı güldü.”
    cümlesinde ikileme aynı sözcüğün tekrarı ile,
    “Yalan yanlış sözlerle bizi oyalamışlardı.”
    cümlesinde yakın anlamlı sözcüklerin bir
    arada kullanılması ile,
    “Gece gündüz çalışıyordu.”
    cümlesinde karşıt anlamlı sözcüklerin bir
    arada kullanılması ile,
    “Lütfen saçma sapan konuşma.”
    cümlesinde ikileme biri anlamlı, biri anlamsız
    sözcüklerin birlikte kullanılması ile
    oluşmuştur.
    AD AKTARMASI


    Benzetme ilgisi kurmadan bir sözün, başka bir
    sözün yerine kullanılmasına ad aktarması
    denir.
    “Seni şirketten aradılar.”
    cümlesinde “şirket” sözcüğünde ad aktarması
    vardır. Burada şirkette görevli birinin, örneğin
    sekreterin araması söz konusudur. Ama
    cümlede “şirketten” sözü ile genel söylenip,
    özel anlam anlatılmak istenmiştir.
    “Ben ortaokulda Akif'i çok okudum.”
    cümlesinde “Akif” sözü ile Mehmet Akif'in
    şiirleri kastedilmiştir.
    “Öğretmen içeri girince sınıf ayağa kalktı.”
    cümlesinde “sınıf” sözcüğünde ad aktarması
    vardır. Bu cümlede “sınıf” ile anlatılmak isten
    “öğrenciler”dir. Dış söylenerek iç
    kastedilmiştir.
    “Batı teknolojide bizden ileridir.”
    “Türkiye sizinle gurur duyuyor.”
    “Soba yanınca oda ısındı.”
    cümlelerindeki altı çizili sözcüklerde ad
    aktarması söz konusudur.
    CÜMLEDE ANLAM
    CÜMLE ANLAMI
    Cümle, yargı bildiren sözcük ya da söz
    öbeğidir.
    Bir sözün yargı bildirmesi, şahıs ve kip
    bildirecek biçimde çekimlenmesine bağlıdır.
    Bu özelliği gösteren tek bir sözcük cümle
    olabileceği gibi, birbirini tamamlayan birçok
    sözcük de cümle özelliği gösterebilir.
    Bu açıdan,
    "Çalışıyorum." sözcüğü,
    "Çalışkanım." sözcüğü de cümledir.
    "Yarınki sınava hazırlanıyorum." da
    cümledir.

    Bugün ve yarın görülecek olan en yüksek ve en düşük sıcaklıklar | Türkiye Geneli ve Karadeniz olarak görebiliyorsunuz

    The content cannot be displayed because it is no longer available.
    The content cannot be displayed because it is no longer available.
    The content cannot be displayed because it is no longer available.
    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    :yagmur::kar:Yarın(22.12.2020) Karadeniz Genelinde Yağışlar beklenmektedir.Yağışlar Batı-Orta Karadeniz'de orta kuvvet - hafif Doğu Karadenizde yer yer kuvvetli +700 rakım Kar şeklinde görülcektir.

    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    The content cannot be displayed because it is no longer available.