Sinan tarafından yazılan gönderiler

    DONAN YAĞIŞ (FREEZING PRECIPITATION) [i]

    Yağışın yere sıvı olarak düştüğü fakat sıcaklığı donma seviyesi altında olan yeryüzünde veya yeryüzündeki nesneler yada cisimler üzerinde donduğu durum.

    DONAN YAĞMUR (FREEZING RAIN) [i]

    Sıvı olarak düşen yağmurun sıcaklığı donma seviyesi altında olan yer veya yerdeki diğer yüzeyler üzerinde donması. Gözlemlerde ve METAR'da "FZRA" olarak rapor edilir.

    DON/AYAZ (FROST) [i]

    Yer ve yere yakın seviyelerdeki hava sıcaklığının donma seviyesinin altında olduğu durumlarda, hava içindeki su buharının yoğunlaşması sonucu yerde oluşan buz tabakası veya kristalleri. Don oluşumunun esen rüzgarla doğrudan ilişkisi olduğunu söylemek gerekir. "Hafif", "orta", "şiddetli" ve "çok şiddetli" olmak üzere dört ayrı sınıflamaya tabi tutulabilir. Hafif donda bitkilerde hasar gözlenmezken, artan şiddetle beraber lokal ve genele doğru büyük hasarlar gözlenir. Hava sıcaklığının donma seviyesinin üstünde ama yer ve yerdeki objelerin sıcaklığın donma sıcaklığının altında olması durumunda gerçekleşen dona "beyaz", hem yer ile yerdeki objelerin hem de onları saran havanın sıcaklığının donma seviyesinin altında olması durumunda gerçekleşen dona da "siyah" don denir. Siyah donun olduğunun kanıtı yerde oluşan beyaz buzlar değil, siyah renge bürünerek ölen bitkilerdir.

    DON TABAKA (PERMAFROST) [i]

    Sürekli olarak donmuş halde bulunan toprak. Bu tür topraklarla kaplı alanlarda yazın sıcak havası bile torağın donmuş halden kurtulması için gereken 0 °C'nin üzerine çıkmaz. Toprağın sürekli olarak donmuş halde kalabilmesi için yıllık ortalama sıcaklığın -5 °C ve daha aşağı değerlerde olması gerekir. Binlerce yıl boyunca don tabakada herhangi bir çözülme görmek mümkün değildir.

    DON HATTI (FROST LINE) [i]

    Yerdeki toprakta donmanın gerçekleştiği maksimum derinlik. Don derinliği yüksek enlemlere gidildikçe artar, kutuplarda ise sürekli don görülür. Bitki ekimi ve tarım bu konu ile yakından ilgilidir. Çünkü bitkilerin ekim ve dikim işleminin gerçekleştirilebilmesi için donun çözülmüş olması gerekir. Sibirya'nın Yakut Bölgesinde don derinliği 120 m.ye kadar ulaşır.

    DON DUMANI (FROST SMOKE) [i]

    Deniz dumanı olarak ta bilinen bu olay, yüksek enlemlerde sıcaklığı donma seviyesinin çok altında olan bir hava kütlesinin sıcak deniz yüzeylerinden geçişi sırasında gerçekleşir. Kalın bir tabaka şeklindedir. Zaman zaman yükselerek stratus bulutu şekline dönüşür.

    DOLU (HAIL) [i]

    Cumulonimbus gibi konvektif bulutlardan yere düşen, farklı şekil ve büyüklüğe sahip, topa benzer veya düzensiz parçalar halindeki sert buz şeklindeki yağış türü. Bu yağış türünün dolu olarak isimlendirilebilmesi için çapının 5 mm. veya daha fazla olması gerekir. Büyüklükleri zaman zaman greyfurt büyüklüğüne ulaşabilir. Büyüklükleri ve hızlı düşüşleri nedeniyle insan, hayvan ve bitkiler için tehlike yaratabilirler. Aynı tehlike uçaklar içinde söz konusudur. Dolu, hiçbir zaman yer sıcaklığının donma seviyesinin altında olduğu zaman yağmadığı için kış yağışı değil yaz yağışıdır.

    Don

    Meydana gelmesi için soğuk hava ve açık gökyüzü gereklidir. İlk önce çukur ve rüzgârdan korunmuş, nispeten alçak bölgelerde oluşur. Evvela toprak sıcaklığı donma noktasının altına iner (toprak donu). Eğer soğuma devam ederse soğuk giderek zeminin üzerindeki hava tabakası içine yayılır (hava donması). Eğer bir don hafif bir rüzgârla birlikte olursa o zaman şiddetli don olması muhtemeldir.



    Doğru ve Ters Dönme

    Rüzgâr yönünü saat yönünde değiştirdiğinde doğru dönme (kısaca "doğru") ve ters saat yönünde değiştirdiğinde ters dönme (kısaca "ters") adı verilir.

    Dereko

    Çok uzun yol kat edebilen, hızlı hareketli, yaygın ve yoğun oraj hattı. Yüzlerce mil boyunca esen doğrusal ve hasar yaratan rüzgarlarıyla tanımlanır. İspanyol kökenli bir kelimedir.

    Densus

    Yüksekliği ve kalınlığından dolayı rasatçı tarafından tam olarak tanımlanamayan ve diğer tür orta ve alçak bulut türleriyle karıştırılan cirrus bulutu.

    Deniz Şafağı

    Deniz veya okyanuslarda dolaşan gemilerin parlak yıldızları yol belirlemede referans olarak kullanabildikleri ve ufuğun belirgin olduğu zaman. Deniz şafağı, güneş merkezinin ufuktan 12 derece daha aşağıda olduğu zaman son bulur. Bu durumda ufuğun gözle görülmesi ve yıldızların izlenmesi zorlaşır