@ANALİZCİ @FOREVERSYSTEM Allah sizi :lol:
Len beni uyutmuş bi sürü kelam etmişssiniz..Az daha konuşsanız akraba çıkacakmışsınız ;( sizi gidi gece kuşları sizi..Bu akşam ikinizde forumda olun yoklama edecem :boks: :boks:
Whisper tarafından yazılan gönderiler
-
-
DELİ HÜSEYİN PAŞA VE İRAN ŞAHININ YOLLADIĞI YAY
İran Şahı, Sultan IV. Murad Han’a bir çok hediyeler göndermişti. Bunlar arasında bir de yay bulunuyordu. Dünyada bir benzeri olmayan bu yay, son derece sertti ve ancak kuvvetli bir pehlivan bunu gerebilirdi. Padişah bu yayı ellerine alıp incelediler. Hediyeleri getiren İran elçisi sinsi sinsi gülüyordu:-Pek serttir efendim!..dedi.Fakat Murad Han’ın bakışlarını farkedince susmayı tercih etti. Yoksa kellesinden olacağını anladı.
Padişah, çok kuvvetliydi. Fakat kendisi yayı kurmayı denemeden önce, başkalarını denemek istedi ve :-Bu yayı kim germek diler?...diye sordular. Kimsenin cevap vermesini beklemeden:-Sen gel!..diye nöbetçilerden birini çağırdı. Nöbetçi, genç bir Acemi Oğlanı idi. Mektebi yeni bitirmiş ve çok atak olduğu için, sarayda istihdam edilmişti. Fakat Kılıç ve Hançer kullanmakta mahirdi, yay kullanmamıştı.
Yayı eline aldı ve derhal germek istedi...Bir...İki...Üç...Kuvvetinin yetemeyeceği bir an bile aklına gelmedi, fakat nafile...Heyecandan al al olup tere battı. Padişah bu “kılıç kıran” fedaiyi feda etmek istemedi:-Durr!. diye gürledi. Askerciğin kalbi neredeyse dura yazdı. Sıkılarak yayı bıraktı. Sultan Murad, kelimelerin üzerine basa basa şunları söyledi:-Acem elçisi meğer gerçek konuşurmuş!...Yayları hakikaten sertmiş.
Herhalde öz memleketlerinde onu kullanan er yok imiş ki, bize yollamışlar!...Gelecek Cuma öğle den sonra, saraydaki bütün okçular cem olsunlar...Bakalım bu sert yayı kim yumuşa ta...Elçi dahi hazır buluna!...
Herkes, bilhassa elçi, yarışma gününü iple çekti. Cuma namazından sonra saraya ilk gelen de o oldu. Sinsi tebessümü dudaklarında gene yapışıktı. Herkes yerini aldıktan sonra Padişah da teşrif etti ve murassa tahtına oturdu. Şımarık ve kibirli elçiye karşı, bilhassa öyle yaptı. Yoksa tahta oturmayı pek sevmezdi. Topkapı sarayının en seçme babayiğitleri teker teker huzura gelip yayı germeyi denediler.
Her biri üçer defa, son kuvvetlerini harcadılar. En son Yeniçeri de muvaffak olamadı. Yeryüzünde titretmedik yürek bırakmayan VI. Murad, bütün heybetiyle doğrulup ayağa kalktı. Seksenlik Şeyhülislam Yahya Efendi’ye baktı:-Hocam...dedi, şu Acem yayını kurmak, ya size, ya bize kaldı. İhtiyar Şeyhülislam tebessüm ediyordu. Padişah ilave etti:-Ve lâkin “Devlet-i Aliyye” topraklarında, bizden gayrı da er olsa gerek!..Elçi, sanki bir meydan muharebesi kazanmışçasına etrafı süzüyordu.Padişah ferman çıkardı:“Bu yayı Ağa Kapısına asasınız!..Dileyen Dilaverler deneye!..Kim ki kurarsa, Huzurumuza çıkarıla!...”Ferman derhal yerine getirildi. Acem Yayı Kışla, kapısına asıldı. Ferman da kapı üstüne asıldı. O günlerde, Saray Baltacıları arasına yeni alınan, deli fişek bir delikanlı vardı. Adı Hüseyin olan bu gence, bir seher vakti çavuşu:-Bre Hüseyin!.. Sen “Deli-Fişek” bir delikanlısın. Bu yayı germek sana zor mudur? Diye takıldı. Birlikte Ağa Kapısına vardılar. Çavuş yayı indirdi ve Deli Hüseyin’e verdi. “Bismillah...Yâ Allah...Yâ Sa’d bin Ebî Vakkas...” diyerek yayı gerince, “şrakk” diye kuruldu. Hüseyin hiç zorlanmamıştı. Çavuşun gözleri parladı. “Boşalt!” deyince de, “şrakkk” diye boşalttı.Bir daha...Bir daha...“Aferin Deli Hüseyin” diyen Çavuş, hemen Padişaha haber gönderdi. Biraz sonra...Babüssaade Ağası, Sultan IV.Murad’a kahvesini sunarken:-Fermanınız kapıda asılı kalmadı Sultanım. Yay kuruldu, Yeniçeri kurtuldu... deyince, Padişah:-Tiz gelsinler... buyurdu.Vakit kaybetmeden Deli Hüseyin’i huzura çıkardılar. Padişah:-Haydi yiğidim!... Allah kuvvet versin...dedi.Hüseyin, heyecanını yenmeye çalışarak yayı gerdi, boşalttı. Sonra tekrar...Sonra tekrar...Sonra Cihan Padişahı sordu:-Adın ne yiğit?-Hüseyin.-Nerelisin?-Bursa, Yenişehir..-Ey Hüseyin! Sendeki kuvvet, adını taşıdığın Hazret-i Hüseyin’in dedesinden geliyor. -Sayenizde Sultanım!...Padişah, sonra emretti:-Tiz Acem elçisine, Lalamıza ve dahi Yahya Efendi Hazretlerine dahi haber salına. Gelmeleri elzemdir. Padişah buyruğu bir saate kalmadan derhal yerine getirildi. Elçi çok korkmuştu. Merakla beklemeye başladı. Sonra Veziriazam yetişti. O da endişeliydi. En sonra Padişah, çok sevdiği ve “Baba” diye hitabettiği Şeyhülislam Yahya Efendi ile birlikte geldiler. Hiç kimse oturmadan seslendi:-Ey Hüseyin!...-Buyur Sultanım.-Çek Besmeleyi!...-Bismillahirrahmanirrahim...Yâ Allah.Elçinin gözleri faltaşı gibi açıldı. O pis ve sinsi gülüşü kayboldu.Elçi:-Sübhanallah...Hayret!...Sübhanallah!...diye söylenmeye başladı.Daha sonra Sultan Murad Han, Deli Hüseyin’i yanlarına çağırarak:-Bir an dahi huzurumuzdan ayrılmayasın!...buyurdu.Sultan IV. Murad Han’ın hassa askeri olan Deli Hüseyin, daha sonra Sultan İbrahim zamanında Kaptan-ı Deryalığa tayin edildi ve Karadeniz’de Rus Kazaklarını mağlup ederek Osmanlı sahillerini emniyet altına aldı. Daha sonra Girit’e Serdar tayin edilerek, uzun süren Girit savaşlarını sona erdirdi.
Her ne kadar burada bahsedilmesede Deli Hüseyin paşa yayı son kuruşunda yay gücünün etkisine dayanamamış ve kırılmıştır.Ölümü ise hazindir paşanın
Kendisinden sonra sadrazam olan, saraydaki dönve ve devşirmelerin katkısı ile Köprülü Mehmed Paşa tarafından kendisine rakip olacağı endişesiyle Yedikule zindanlarında hapsettirilmiş ve orada boğdurularak öldürülmüştür.
Kurduğu yay Topkapı sarayında bulunmaktadır. -
Birisi kar mı dedi? :D
-
Bir nasihat etmiş rahmetli diyelim,b in musibetin birinden kurtarmış sizleri abim
-
Sen sev abim :thumbup: devam..
Sende havadan nem kapma..Ben kötü mesaj görmüyorum sen nasıl görüyorsun onuda anlamadım.
Neyse akşam oldu bu saatten sonra buraya mesaj atmamak lazım.Birkac gündür buralar da epey tansiyon yüksek. -
He yav insan sevdiğini yerden yere vururmus analizci ,forever de sevgisini :lol: vurarak gösteriyor
-
Yaklaşık olarak ana tema aynı..Hayvanların yeme içme gereksinimlerini gidermeleri.
Bizde "yal kabı yada yal tası"derler..Köpeklerin eskiden popüler yemeği "yal"dı..Pek veren kalmadı şimdiler de.Sadece çobanların bazıları verir..
Yal: Unu su ile karıştırarak akışkan hale getirmek suretiyle köpeklere verilir
İnsan içinde kullanılan,yalak,yalaka da aynı anlamları ifade ediyor gibi -
CIRCIR BÖCEĞİ ^^ DE DERLER,Seslerini her zaman duymama rağmen ilk dikkatimi çekmesi,iş yerinde bulunan çam ağaçlarının altından bir nevi çürümüş olarak aldığım toprağı eve getirmem di.Bir deve dikeninin saksısını değiştirmek için toprağı kullandım.Epey zaman hatta bir kaç sene geçti üzerinden.Bir yaz günü işten eve geldiğimde,mutfağın sinekliğin de duran Ağustos böceği beni ve evdekileri şaşırtmıştı.Nereden girdiğini bilemediğimiz misafiri candan kovaladık.
Bir gün sonra eşim çiçekleri sularken deve dikeninin gövdesinde sadece bir şeffaf giysi şeklinde kalan kurumuş kabuğu gösterdi.Gövdeye güzelce tutunmuş,ayakları belli,gözleri belli,hatta tüm kıvrımları belli,içi boş ama sırt ve kafaya yakın yer açık.Saksının toprağında ise bir kalem girecek kadar delik oluşmuş.O zaman bir şeyler anlamaya başladım.Mübarek buradan çıkmış ve uçmuş evrimini tamamlamış.
BÖYLE İÇİ BOŞ AĞAÇ GÖVDELERİN DE GÖRMENİZ MÜMKÜN.KENDİ ÇEKTİĞİM FOTOĞRAFLAR DA VARDI,ONLARIDA PAYLAŞAYIM BULURSAMAĞUSTOS BÖCEKLERİNİN SESİ VE YAŞAM SÜRECİ
Bir ağustos böceği (Cicadella viridis), türdeşleri gibi çok gürültücü bir böcektir. Gövdesinin arka kısmında hava kesecikleri üzerine yerleşmiş sağlı sollu iki plak vardır. Ağustos böceği, taş kadar sertleşmiş bu plakları çalarak o çok iyi bilinen sesini çıkarır. Plak, bağlı olduğu kas tarafından çekilip bırakılınca, boş bir teneke kutunun çıkardığı sese benzer bir ses oluşur. Böceğin yaptığı bu çekme-bırakma işlemi saniyede 500 kez tekrarlanır. Göğüs kalkanının karın tarafında bulunan uzantının açılıp kapanmasıyla ses yükselir veya alçalır. İnsan kulağı, saniyenin onda birinden daha kısa süreli açılıp kapanmaları, yani ses kesiklerini fark edemediği için ağustos böceğinin cızırtısı bize sürekli devam ediyormuş gibi gelir.
Dişi ağustosböceği, uzantılı yumurtlama borusuyla yumurtalarını genç sürgün yarıklarının içine bırakır. Bunlardan altı hafta sonra “nimfa” adı verilen ve erginlere benzemeyen yavrular çıkar. Danaburnuna benzeyen bu yavrular, kazıcı ön ayaklarıyla kazarak gizlenirler. Toprak altında galeriler kazarak köklerini bulur ve öz emerek beslenirler. Yıllarca toprak altında kaldıktan sonra erginleşmek için topraktan çıkar, ağaç gövdelerine tırmanırlar. Amerika’da yaşayan bir türün (Tibicana septendecium) nimfaları 17 yıl sonra topraktan çıkar. Türkiye’de yaşayanlar ise 4 yıl toprak altında kalırlar. Ağaç gövdesine tırmanan nimfalar kısa bir süre sonra sırtlarındaki çatlaktan örtülerini terk ederek iki çift kanatlı olarak çıkarlar. Kısa 3-5 cm boyuna ulaşarak erginleşirler. Başlarında iri iki petek gözden başka alınlarında üç tane de küçük nokta göz vardır,kısa ve sert kıl gibidir. Ön kanatları, arka kanatlardan daha uzun yapılıdır. Çoğu arka bacaklarının yardımıyla sıçrayarak hızla havalanırlar. Gündüzleri yaprak aralarında gizlenirler. Hortumlarını ağaç filizlerine batırıp özlerini içerler. Özellikle söğüt sürgünlerinin özsuyunu emerler.
Erkek ağustosböceklerinin karınlarının altı sağlı sollu gergin bir zarla örtülüdür. Bunlar bir çift ses çıkarma organıdır. Kas yardımıyla bu zarları titreterek ses çıkarırlar. Dişilerinde ses çıkarma organı yoktur. Eş aramak için öten erkeklerin çıkardıkları bu ses çoğu hayatlarına mal olur. Sesi duyan serçe ve diğer kuşlar, sesin geldiği noktaya hızla inerek ağustosböceğinin kanatlarını koparıp besili vücutlarını yerler. Amerikan yerlileri de ağustosböceklerini kızartarak yerler.
Ağustosböceklerinin memleketimizdeki en önemli türü ağustosböceği (Hloropsalta viridissima)dir. Güneydoğu Anadolu bölgelerinde bağlara çok önemli zararlar verirler. Çok çeşitleri olup, her türün kendine has bir ötüşü vardır.Ağustos böceklerinin yakınına minik mikrofonlar yerleştirilerek 158 desibellik bir ses çıkardıkları tespit edilmiştir. Bu, bir el bombasının patlamasıyla aynı değerdedir. Eğer böceğin işitme organı karnının uzağında bir kapsülün içinde korunmuş konumda olmasaydı, böcek bu yüksek sesten dolayı sağır olurdu.Eğer mini mini ağustosböceğinin boyu, insanların ses çıkarmak için kullandığı araçlar kadar büyütülmüş olsa, yapılan ince hesaplara göre, çıkaracağı sesle kırılır, duvarlar yıkılırdı.
Esnek kanatları sayesinde Ağustos böcekleri çok yönlü uçuşlar yapabilirler. Ön kanat aşağı doğru iniş esnasında düzdür; kanat damarlarında baştan sona doğru bir hat geçer. Bu, tek yönlü bir menteşe gibi kanadın dış yarısının, yukarı çıkış esnasında aşağı doğru bükülmesini sağlayarak daha geniş bir hız kazanmasını sağlar. -
Dürü:düğünlerde akraba ve dostlarına dağıtmak için hazırlanan hediyeler
Yonga:küçük ağaç parçası
Oyurgama:elbise çamaşır dikme,acele dikme,yama yapma,
Eşirgenme:birine yada bulunduğu yere alışma,uyum sağlama
Dınılamak:bağırmak,gereksiz konuşmak
Gabçık:bazı hasat ürünlerinin boşaltılmış dövülmüş hali(haşhaş,güneaşıki gibi)
Yeğnilmek:hafiflemek,rahatlamak
Dalbınmak:acele yıkanmak suya girmek
Yalak:hayvanların su içme yeri,pis insan için de söylenir
Yayan yapıldak:acele yola düşme,hareket etme
Ebdiş:taş oyunu beş taş
Zobi:saklanbaç oyunu
Vıddik:saklanbaca benzeyen bir başka oyun(kendi takımından olanı,yakalanmadan kurtarmak)
Nasılleyin: hayret nasıl oldu?nadir olan şeye denir
Göğerme :morarma
Göverçile:rutubet
Irzı kırık: namussuz,kötü huylu
Kadın gibi:bir işin güzel yapıldığını,güzel olduğunu belirtmek için kullanılır -
Kuzey Kore ateşle oynuyor! Yine füze fırlattı
Dokuz dakika havada kalan balistik füze, yüksek açıyla fırlatıldı ve 189 kilometreye kadar çıktı. Füzenin ateşlendiği zaman dikkat çekici,
zira yarın ABD Başkanı Trump ile Çin lideri Xi Jinping buluşuyor.
Trump, hafta içinde "Eğer Kuzey Kore işini Çin çözmezse biz çözeceğiz. Şimdilik size bu kadarını söylüyorum" demişti. -
ISTANBUL °C, 18°C
Parçalı ve çok bulutlu, batısı ile doğusu akşam olmak üzere bölge genelinin hafif olmak üzere aralıklı sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.
Sabah ve gece saatlerinde İstanbul ile bölgenin doğu kesimlerinde yer yer sis ve pus hadisesi bekleniyor. -
Parçalı ve az bulutlu, batı kesimlerinin çok bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
Rüzgarın ; İskenderun körfezi ve Hatay kıyılarında kuzeydoğu yönlerden kuvvetli (40-60 Km/saat) esmesi bekleniyor.
ADANA °C, 28°C
Parçalı ve az bulutlu
ANTALYA °C, 24°C
Parçalı yer yer çok bulutlu
HATAY °C, 27°C
Parçalı ve az bulutlu
ISPARTA °C, 19°C
Parçalı yer yer çok bulutlu -
İstanbul Boğazı gemi geçişlerine kapatıldı
İstanbul Liman Başkanlığından yapılan açıklamada, boğazda kısıtlı görüş dolayısıyla saat 01.00’den itibaren
gemi geçişleri çift yönlü olarak askıya alındığı belirtildi.
.......................................................................................................................
Rusya'daki Saldırının Ardından Fransa'da Terör Alarmı
Fransa İçişleri Bakanlığı, St. Petersburg metrosundaki patlamadan sonra başkent Paris'te toplu taşıma araçlarındaki güvenlik önlemini artırdı.
Fransa iç işleri bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, özellikle metro istasyonları, tren garlarında güvenlik önlemlerinin artırıldığı ve buralara polisin yanı sıra ilave jandarma birliklerinin de gönderildiği bildirildi
--------------------------------------------------------------------------
Adeta Escobar geri dönmüş :thumbup:Kolombiya'da 213 milyon Dolar Değerinde 6 Ton Kokain Ele Geçirildi
Uyuşturucunun, Avrupa'ya gönderileceği ve Karaip'te bugüne kadar ele geçirilen en büyük miktar olduğu açıklandı.
Kolombiya polis teşkilatından yapılan açıklamada, liman kenti Barranquilla'da ele geçen uyuşturucunun, Karayip kıyısında ele geçirdikleri en yüksek miktar olduğunu açıkladı.
[size=22] -
Fırtına
Fırtına beklenmiyor.
Karadeniz
Hava Durumu: Parçalı bulutlu, gece ve sabah saatlerinde sisli, Batı Karadeniz'in batısı sağanak yağmurlu,
Rüzgar: Batı Karadeniz'de doğu ve kuzeydoğudan 2 ila 4, Doğu Karadeniz'de doğu ve güneydoğudan 2 ila 4, batısı 5 kuvvetinde,
Dalga: 1,0 ila 2,0m,
Görüş: İyi, yağış anında orta, sis anında zayıf.
Marmara
Hava Durumu: Çok bulutlu ve sağanak yağışlı,
Rüzgar: Doğu ve kuzeydoğudan 2 ila 4 kuvvetinde,
Dalga: 0,5 ila 1,0m,
Görüş: İyi, yağış anında orta.
Ege
Hava Durumu: Çok bulutlu, kuzeyi sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı,
Rüzgar: Doğu ve güneydoğudan 2 ila 4 kuvvetinde,
Dalga: 1,0 ila 1,5m,
Görüş: İyi, yağış anında orta.
Akdeniz
Hava Durumu: Parçalı bulutlu,
Rüzgar: Doğu ve güneydoğudan, doğusu ile akşam saatlerinde geneli kuzeydoğudan 2 ila 4 kuvvetinde,
Dalga: 1,0 ila 1,5m,
Görüş: İyi.
VAN GÖLÜ
Hava Durumu:Parçalı ve az bulutlu, Rüzgar: Kuzey ve kuzeydoğudan 2 ila 4 (10-30 km/sa) kuvvetinde; Dalga: 0,25 ila 0,5m Görüş: İyi. -
ISTANBUL °C, 17°
Parçalı çok bulutlu. Trakya ve İstanbul Avrupa yakasının batısı yerel hafif sağanak yağışlı.
İstanbul ve bölgesinin doğusunda sabah ve gece saatlerinde yer yer puslu ve sisli,
sıcaklıkların mevsim normallerinde seyredeceği tahmin ediliyor.
Rüzgar, Kuzey ve Kuzeydoğu (Poyraz) yönlerden hafif, arasıra orta kuvvette eseceği tahmin ediliyor.